Dr. Afife Nur Taner
Etkinlik-yetkinlik döngüsünün zirvede yaşandığı bir süreç…Tebrikler Dr. Afife Turgut 🙂
▶ Merhaba Afife Hanım,
Eylül 2021 puanlarınızı ve yerleştiğiniz bölümü bizimle paylaşabilir misiniz?
▶ Merhaba, temel puanım: 67,34 sıra: 985 klinik puanım: 67,26 sıra: 960
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları bölümüne yerleştim.
▶ Hangi Tıp Fakültesi mezunusunuz? Öğrencilik yıllarınızda ders çalışma deneyimleriniz nasıldı?
▶Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi 2019 mezunuyum.
Öğrencilik yıllarımda ilk 4 sene fakültedeki sınavlara 2-3 hafta kala yoğun bir çalışma temposuna girip sınav sonrası daha çok sosyal etkinliklere zaman ayırırdım. İlerleyen yıllarda TUS yaklaşınca arkadaşlarımızla birlikte dersaneye yazıldık. Dönem 5’te hafta sonu dersanede dersler başladı, hafta sonu dersaneye gidip hafta içi de anlatılan konuları tekrar etmemiz gerekiyordu, bir yandan stajlar ve sosyal hayat da devam ettiği için uygulamak çok zordu bir dersin daha yarısını bitiremeden cumartesi geliyor yeni bir branş anlatılıyordu bu süreç hem fiziksel hem zihinsel olarak yıpratıcıydı.
▶ İnternlük dönemi ve mezuniyet sonrası TUS hazırlık süreçlerinizi anlatabilir misiniz?
▶ İnternlükte 4 büyük ve 1 seçmeli olarak 5 rotasyonumuz vardı ortalama ayda 7-8 nöbetimiz oluyordu nöbet sonrası sabah olunca da hastanede çalışmaya devam ediyorduk işlerimiz bitince ertesi akşam 5 gibi hastaneden çıkabiliyorduk. Bu süreçte TUS çalışabilmek için arkadaşlarla kendi aramızda 1-2 saatlik boşluklar oluşturup o arada sırayla ders çalıştık ama pek verimli geçtiğini söyleyemem. Hastaneden çıktığım günler ders çalışabilmek için kütüphaneye veya çalışma salonuna giderdim. Çalışma şeklim genelde konuyu hızlı hızlı okuyup kitabı bitirmeye yönelikti. Şu anki deneyimim olsaydı farklı olurdu tabi ki 🙂
İnternlük yılının sonlarına doğru tekrarları yapmaya çok odaklanmıştım sırasıyla dersleri okuyordum fakat denemelerde puan olarak istediğim yükseliş gelmiyordu 50 bandında takılmıştım bunu sorgulamaya başladım. Neyi yanlış yapıyordum? TUS sınavında başarı elde etmiş kişilerin farklı olarak neler yaptıklarını araştırmaya başladım ve TUS OFFİCE ile karşılaştım. Başarı hikayelerini okuyunca çok etkilendim onlar da benzer süreçlerden geçmişlerdi.Danışmanım ile ilk görüşmemizde elimdeki kaynakları, hangi dersi ne kadar çalışmış olduğumu, çalışma stilimi, çevresel koşulları değerlendirdik ve kalan aylarda en yüksek puan sıçrayışını yapacak bir TUS çalışma planı yaptık. Mini bir konu çalışma dersi yaptık, bilgilerin çoğunluğu somutlaştırılması gereken bilgilerdi bir kısmı da kelime deneyimi gerektirenlerdi. Bu bilgileri olduğu gibi okuyup geçmek değil beynimizdeki elekten geçirip şekillendirmemiz gerekiyordu bu şekilde bilgileri küçültüyor kullanılabilir hale getiriyorduk. En önemlisi de hak edene hak ettiğini vermekti örneğin biyokimyada Krebs Döngüsü her yıl çıkan bir konuydu kusursuz şekilde bende olması gerekiyordu. Belki 20 kere o anda tekrar edip bilgiyi denetlemem gerekse de kusursuz olmadan geçmedim ve sonuç olarak artık Krebs benim için moral bozan değil puan getiren bir konu halindeydi bunun adı da çaba ödül döngüsüydü. Ek olarak günlük 10 saat çalışmak benim için imkansızdı etrafımda hiç bu kadar çalışan yoktu. Evde ders çalışamıyordum ve masanın başında yarım saatten fazla oturamıyordum. Hedefimdeki başarıya ulaşan kişilerin günde 10-12 saat çalıştığını 2-3 saat masadan kalkmadan çalışabildiklerini öğrenince bunun imkansız olduğunu düşündüm. Haftalık görüşmelerimizde hedef kronometre ve masada kalma sürelerini planlı bir şekilde artırdık, başarıya inanmak ve güdülenme ile birlikte ben de artık o sürelere ulaşmıştım. Sonunda çalıştığım derslerdeki netlerimde masif artışlar olmaya başlamıştı zaten verilen emeğin karşılığı da buydu 🙂
Eylül 2019 sınavında 61,26 puan alarak Nöroloji branşına yerleştim.
▶ Neden TUS OFFICE ve TUS Takip Sistemi ile hazırlandınız? Güncel sürecinizde TUS Takip Sistemi deneyimlerinizden bahsedebilir misiniz?
▶ Çaba ödül döngüsü benim için bir yaşam tarzı haline dönüşmüştü yeni başladığım asistanlık sürecinde aylar geçtikçe bölümün hayalimdeki sürdürülebilir yaşam tarzını sunmadığını farkettim, karar verdiğim anda tereddüt etmeden istifa ettim. TUS ise geriye baktığımda önceki deneyimimin verdiği güçle planlı ve doğru çalışıldığında aşılabilir bir basamaktı.
Bu seferki güncel TUS sürecimde evliydim yeni bir hayat düzenim vardı eşim ve arkadaşlarım artık asistanlardı çevremde ders çalışan yoktu bir de Covid-19 Pandemisi vardı bana süreci tekrar tekrar hatırlatacak, yol gösterecek bir desteğe ihtiyacım olduğuna karar verdim.
TUS OFFİCE’i aradım ve bir görüşme planladık. Mevcut şartlara göre en iyi çalışma planımızı oluşturduk. TUS Takip Sistemi’nin en güzel yanı bu sürece defalarca kere şahit olmuş, o yollardan geçmiş önünüzdeki engeli nasıl çözebileceğinizi bilen birinin deneyimleri ışığında yol alabilmek bu yüzden TUS OFFİCE ile hazırlandım.
TUS sonrası aradan geçen 1.5 yıla göre strateji, günlük kronometre ve sayfa hedefleri belirledik her günün sonunda kronometremi ve hangi dersten kaç sayfa çalıştığımı, günün nasıl geçtiğini geri bildiriyordum bu bir iş birliğiydi sorumluluk duygusu ve günü en iyi şekilde oldurma çabasıyla hedeflere ulaşmaya çalıştım. Bir yandan eşim de sürecimi takip ediyor hedeflere ulaşıp ulaşmadığımı kontrol edip moral motivasyon sağlıyordu.
Haftada 1 gün telefon görüşmemiz oluyordu bu görüşmeler TUS sürecimin en önemli noktası diyebilirim. Çünkü bence başarı inancını yitirmemek ve kafamızdaki soru işaretlerinin giderilmesi işin en önemli noktası. Görüşmemiz; Nasıl geçti haftamız? sorusu ile başlıyordu. Haftanın bir kritiğini yapıyorduk gerekli uyarıları veya taktirleri alıyordum 🙂 Beni zorlayan kullanılır hale getiremediğim bilgiler oluyordu örneğin onkogenler tablosu benim için dirençliydi fakat oldurmadan da geçemiyordum. Danışmanım daha önce bu tabloyu çözümlemişti zaten ve onun öğrettiği şekilde gereken çabayı verdikten sonra artık kafamda konumlanmış küçük bir bilgi tablosuydu. Görüşmelerde çalıştığım branştan bana sorular yöneltiliyordu ve cevaba nasıl ulaştığımı konuşuyorduk soruyu sadece bilmek yetmezdi diğer seçeneklerin neden doğru cevap olmadığı da önemliydi, her görüşmede bilgiyi öğrenme yöntemlerim giderek artmış oldu ve çalışmalarımda büyük kolaylık sağladı.
Bazı haftalarda hayatın akışı gereği hastalık, çevresel faktörler vs nedeniyle hedefe ulaşamadığımda gerekirse 1000 kez plan yaparız sözünü unutamıyorum biz elimizde olanlardan sorumluyduk oturup ümitsizliğe kapılmak neyi değiştirirdi ki? Başarı aslında değişen koşullara uyum sağlamaktı.
Bu şekilde her gün geri bildirim ve haftalık görüşmelerle yeniden değişen şartlara göre planlar yaparak TUS Takip Sistemi istikrarını sağladık.
▶ Nasıl bir çalışma yöntemi izlediniz? Hangi kaynaklar ve kaç tekrar diye sorsak?
▶ Soru odaklı bir yöntemle çalıştım, sorudan bilgiyi ne şekilde istediklerini, en önemlisi çıkmış sorulardan ve seçeneklerinden TUS çerçevesini öğreniyordum hedef o çerçeveden soru kaçırmamaktı. Önce TTS kaynağından çıkmış soruları açıklamaları ile çalışıp bitince PRETUS denemelerine geçiyor hem doğru yanlış netlerimi, yüzde kaç başarıya ulaştığımı hem de güncelde bilginin nasıl sorgulandığını analiz ediyor ve eksik kalan yerleri açıklamalardan kapatıyordum.
Biyokimya, Anatomi ve Farmakolojide ise kaynaklardan konuyu çalışıp TTS ve PRETUS denemelerini çözdüm.
Kaynak olarak Tusdata TTS, PRETUS denemeleri 10-12, Yavuz Şahin Biyokimya, SMT Anatomi, farmakoloji slaytları, Diffüzyon dersleri ve TUSOFFICE Son Vuruş Notunu kullandım.
1 klinik 2 temel tekrarı yaptım eski çalışma stilime göre kıyaslanamaz bir tekrar sayısı oldu çünkü tekrar sayısını konuşmak yaptığımız işi yüzeyelleştiriyor değersizleştiriyor esas nokta bilgiyi kullanılabilir hale getirdik mi sorusu.
▶ Ayrıca süreciniz boyunca videolarını izlediğiniz DİFFÜZYON platformumuzla ilgili düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz?
▶ Diffüzyon videoları TUS çerçevesinin vazgeçilmez konularıydı, bazen TUS’un en zorlu konuları bazen de tıpın en günceline ait analiz edilmiş titizlikle bilginin en güzel şekilde sunulmuş haliydi keşke bütün dersler bu şekilde anlatılsaydı tabi ki bu işin arkasında yılların verdiği klinik nosyon, TUS tecrübesi ve ölçülemez bir emek olduğu tartışılamaz.
Diffüzyon içeriklerinden de bir çok bilgiyi öğrenme yöntemi edindim düz ezber dediğimizin aslında bir inisiyatif noktasından yola çıkarak, bir hastayı canlandırarak, çağrıştıracak kelimeyi bularak zihnimize ‘diffüze olduğunu’ deneyimledim.
Videolar genelde akılda kalıcı bir başlık ve hikayesi sonrasında ilgili konunun sorusu ile başlıyor ardından bol görselli bir konu örüntüsü, çağrıştırıcıları, kinik ve diğer branşlarda yansıması ile devam edip öğrenilen bilgiyi denetleme ve baştaki sorunun çözümü ile bitiyor siz de o konuyu öğrenmiş oluyordunuz böylece belki saatlerce emekle anlamaya veya kodlamaya çalışacağınız bilgiler kolaylaşıveriyordu sizi bir adım öne taşıyordu.
▶ Başarınızdan ötürü sizi gönülden kutluyor, sorularımızı içtenlikle yanıtladığınız için teşekkür ediyoruz.
▶ TUS sürecinde öğrettiğiniz kavramlar hayatıma da ışık tuttu değer üretmeye ve başarı elde etmeye çalışırken çevre faktörünün ne kadar önemli olduğuna etrafa verdiğimiz imaj ile o çevrenin nasıl bize göre şekillendiğine bizzat şahit oldum.
Süreci en yakınımdan gören kendisi ayda 10 nöbet tutarken tüm desteğini sunmuş olan eşime, ailelerimize, dostlarımıza en başta size tekrar teşekkür ediyorum sizin hep dediğiniz gibi iş birliğimize, emeklerimize sağlık.